21 Ocak 2014 Salı

Çok Partili Rejim Denemeleri

ÇOK PARTİLİ REJİM DENEMELERİ

İnsanların düşüncelerini açıklayabilmeleri ve başkalarının haklarına da saygı göstererek inandıkları gibi yaşamaları, ideal bir toplum düzeninin başlıca şartıdır. Bu ise ancak hür ve demokratik bir sistem içinde gerçekleştirilebilir.



Türk milletinin mutluluğunu sağlamayı başlıca amaç edinen Mustafa Kemal, demokrasinin ülkemizde yerleşmesi için çalıştı. Demokrasilerde aynı görüş ve düşüncedeki insanlar, siyasî partiler kurarak yönetimde söz sahibi olmaya çalışırlar. Siyasî partiler demokratik rejimlerin vazgeçilmez unsurlarıdır. Bu konuda da Mustafa Kemal Paşa, milletine önderlik etti. Kendisi bir parti kurup, çok partili siyasî hayata geçişi teşvik etti. Çok partili rejimde hükümeti kuran parti veya partiler, muhalefet partileri tarafından denetlenir.



Mustafa Kemal Paşa'nın en büyük arzusu demokrasinin ülkemizde tam olarak yerleşmesi idi. Bu sebeple ülkede çeşitli partilerin kurulmasını istiyordu.





KURULAN SİYASİ PARTİLER





Cumhuriyet Halk Fırkası (Partisi)

İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, toplumun farklı kesimlerinden ve değişik düşüncelere sahip kimselerden meydana geliyordu, Hepsi Misakı Millî amacında birleşmekte idiler. Zamanla mecliste farklı gruplar oluştu [Tesanüt (Dayanışma) Grubu, İstiklâl Grubu, Halk Zümresi ve Islahat (Reform) Grubu gibi]. Bu durum meclis çalışmalarının yavaşlamasına sebep oldu. Mustafa Kemal Paşa ortaya çıkan siyasî anlaşmazlıkları azaltmak ve çeşitli grupları birleştirmek için büyük çabalar gösterdi. Bunda başarılı olamayınca, Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Grubu adıyla bir grup kurdu. Bu grup, Misakı Millî esasları içinde ülkenin bütünlüğünü ve milletin bağımsızlığını sağlamak için çalışacaktı.



Büyük zaferden sonra, Mustafa Kemal Paşa, gazetelere verdiği demeçte Halk Fırkası adıyla bir siyasî parti kuracağını açıkladı. Bu partinin, "tam bağımsızlık" ve "kayıtsız şartsız millet egemenliği" ilkelerine dayanacağını ve bütün milletin partide temsil edileceğini söyledi.



1 Nisan 1923'te Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçimlerin yenilenmesine karar verdi. Mustafa Kemal Paşa, mecliste bulunan Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Grubu'nun, Halk Fırkası'na dönüşeceğini açıkladı. 9 Eylül 1923'te Halk Fırkası'nın kuruluşu tamamlandı. başkanlığına da Gazi Mustafa Kemal getirildi. Cumhuriyetin ilânından sonra bu parti Cumhuriyet Halk Fırkası adını aldı. Böylece Cumhuriyet Dönemi'nin ilk siyasî partisi kurulmuş oldu.



Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (İlerici Cumhuriyet Partisi)

Demokrasilerde iktidar partisinin icraatını denetleyen muhalefet partileri bulunur. Cumhuriyet Halk Fırkası, Cumhuriyet Dönemi'nin ilk iktidar partisi idi. Cumhuriyet Dönemi'nin ilk muhalefet partisi de Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasıdır.



Yapılan inkılâplar konusunda, Mustafa Kemal Paşa ile yakın arkadaşları anlaşmazlığa düştüler. Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasında emeği geçen Cafer Tayyar Paşa, Kâzım Karabekir Paşa gibi komutanlar, inkılâplara olumsuz tepki gösterdiler, inkılâplar için zamanın henüz uygun olmadığını ileri sürerek bir muhalefet grubu oluşturdular. Aynı zamanda milletvekili de olan bu komutanlara, ya ordudaki görevlerini ya da meclisteki görevlerini bırakmaları bildirildi. Böylece büyük hizmetler yapmış olan şerefli Türk Ordusu, politik çekişmelerin dışında tutulmak istendi. Milletvekili olan komutanların çoğu, askerlik görevinden ayrılıp politikaya milletvekili olarak devam ettiler. Bu milletvekilleri, Cumhuriyet Halk Fırkası'nın meclis üzerinde baskı yaptığını iddia ediyorlardı. Muhalefet olmadan, tek partinin demokrasinin gelişmesini engelleyeceğini söyleyen bu milletvekilleri, Cumhuriyet Halk Fırkası'ndan ayrılarak Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı kurdular (17 Kasım 1924). Demokratik düzenin güçlenmesini isteyen Mustafa Kemal Paşa, yeni partinin kuruluşundan memnun oldu.



Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, millî egemenlik, kişisel özgürlükler ve dinî inançlara saygı ilkelerini benimsemişti. Cumhuriyet rejimine karşı olanlar partiye sızdılar. Halkın dinî duygularını istismar ettiler. Yeni rejime ve inkılâplara cephe aldılar. Hükümetin yaptığı işler eleştirilirken, cumhuriyet rejimi de bazı kötü niyetli kişiler tarafından eleştirilmeye başlandı. Onların bu çalışmaları özellikle cahil halk üzerinde etkisini gösterdi. Bunun sonucu olarak bazı doğu ve güneydoğu illerinde etkili olan bir ayaklanma çıktı.



Cumhuriyet yönetimi için ciddî bir tehdit olan bu ayaklanma, sıkı tedbirler alınarak bastırıldı. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası da ayaklanmayla ilgili görülerek hükümet tarafından kapatıldı (3 Haziran 1925).



Serbest Cumhuriyet Fırkası (Partisi)

Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kapatılmasından sonra, Cumhuriyet Halk Fırkası, 1930 yılına kadar ülkede tek siyasal parti olarak kaldı. Bu zamana kadar, inkılâpların büyük bir bölümü gerçekleştirildi. Ancak tek parti yönetimi, demokratik bir rejim için uygun değildi. Mecliste hükümetin çalışmaları denetimsiz kalıyordu.



1929 yılında, dünyada ekonomik bir bunalım ortaya çıktı. Türkiye de bu bunalımdan etkilendi. Ekonomik sıkıntıya düşen halkın şikâyetleri arttı. Meclisteki bazı milletvekilleri ülkedeki ekonomik sıkıntıların, hükümetin yanlış politikalarından kaynaklandığını ileri sürmeye başladılar. Atatürk de hükümetin ekonomik politikasından hoşnut değildi. Hükümeti denetleyecek ikinci bir siyasî partinin gerekliliğine inanıyordu. Bu nedenlerden dolayı bir muhalefet partisinin kurulmasına karar verildi. Bu amaçla Mustafa Kemal, çok yakın arkadaşı Fethi Bey (Okyar)'i bir parti kurmakla görevlendirdi. 12 Ağustos 1930'da Serbest Cumhuriyet Fırkası kuruldu.



Serbest Cumhuriyet Fırkası, siyasî fikir olarak cumhuriyetçilik, lâiklik ve milliyetçilik ilkelerini, ekonomi alanında ise devletçilik ilkesine karşı liberalizmi savunuyordu. Parti kısa zamanda hızla gelişti. Yapılan yerel seçimlerde yolsuzluk yapıldığı iddia edilip, hükümet ağır şekilde eleştirildi. Hükümet ve inkılâplar aleyhinde gösteriler yapıldı. Bu durum, parti yöneticilerini sıkıntıya sokunca, Serbest Cumhuriyet Fırkası, kurucuları tarafından kapatıldı (17 Kasım 1930).



Böylece çok partili siyasî hayata geçmek için yapılan ikinci deneme de başarısızlıkla sonuçlandı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder